Empoze | Konular | Kitaplar

Başarının arkasındaki güç "sistem"

Bugün büyük başarılar elde etmiş kurum ve kuruluşlara baktığımızda arkalarındaki esas güç sistemlerdir.

Sistemin ne kadar sağlıklı işliyorsa o kadar başarıya ulaşabilme imkanın vardır. Süper güç olabilmek, dünya hakimiyeti elde etmek bunların hepsi kurulu sistem ve düzenle entegredir. Birbirlerine bağlantılıdır.

Osmanlıyı osmanlı yapan da kurulu sistemidir. Kuralları, kanunları ve uygulama biçimleridir. Bu sisteme ne kadar bağlı kaldıkları ile alakalıdır.

İngilterenin 18. 19. yy da dünya gücü haline gelmesinde yatan temel etkenler de yine aynı şekilde sistemin kendisidir. Bugün amerikann söz sahibi olmasında da aynı nedenler vardır.

Microsoft, google, samsun vs. vs. büyük şirketlerin başarılarında da yine arka plandaki derin sistemlerin varlığıdır.

Mogolların bir anda parlayıp sonra yok olup gitmeleri de onların sistemdeki boşluktan istifade edip zirveye oynamalarıdır. Fakat kendi sistemleri uzun vadeli olmadığı için yok olup gitmişlerdir.

Başarının anahtarı yol yordam usul olarakta tarif edilebilecek sistemin kendisidir. En basit aile ilişkiler, ders çalışma, tek başına çalışma noktasında bilee sistemli düzenli belirli plan ve programa göre disiplinli çalışma ile başarı elde edilir..

Ehli sünnet velcemaat islamiyetin düzenli ve sistemli şekilde gelecek nesillere aktarılmasının kod adıdır. O yüzden tüm sapık fırkalar mezhepler ya da mezhepsizlikler hep ehli sünnetle uğraşır. Çünkü köklü bir sistem vardır. Ve şeytanın avanesi bu yüzden uğraşır.

Osmanlı ehli sünnetin koruyucu kalesi konumdaydı. Çok güçlü bir sistemdi. Bu sistem 100-200 yıllık bir çalışma ile ancak devre dışı bırakabilmişlerdir. bir günde bir gecede osmanlıyı yok edememişlerdir. O kadar güçlü ve kuvvetli bir sistemi berteraf edememişlerdir. Sistemi çökerttikleri artık bitirdikleri halde sistemin başındaki isim yani ikinci Abdulhamid han tek başına sistemi ayakta tutmayı başarmıştır.. O hedefine ulaşıp geri adım attığı gün ise 15-20 yılda ancak sistem tamamen tasfiye edilebilmiştir. Ya da sistem kendini korumaya almıştır. Tekrar şartların müsait olacağı güne kadar kış uykusuna yatmıştır.

Bugün bindiğiniz arabalar uçaklar hepsi bir sistem plan program ve mühendislik harikası olarak üretilir. Dev göktelenler bir sistemle inşa edilir. Elinizdeki cep telefonları ne kadar mini olursa olsun en ince ayrıntısına kadar düşünülerek olağanüstü bir sistem orataya konulmuştur. Ve tıkır tıkır sistem işlemektedir. Hiç bir şey rastgele bir araya gelmez. Hiç bir şey tesadüf değildir.

Herşey bir sistemin parçasıdır. Ve o sistemin halkasıdır.. Elinizdeki telefonda lüzumsuz bir tek parça bile yoktur. Ve binlerce yüzbinlerce insanın emeği alın teri vardır.

Bir telefonun çalışma sistemini ne kadar anlıyoruz ki, uluslararası güçlerin sistemini çözebilelim.. Bir bilgisayarı, bir arabayı, bir uçağı ne kadar çözebiliyoruz ki diğer sistemleri algılayabilelim..

bunları görüp değerlendirmek gerekiyor

Konular